Bursada Tarım Haberleri

Kanser, günümüzde kalp-damar hastalıklarının ardından en sık görülen ölüm nedenlerinden biri olmaya devam ederken, modern sağlıklı tedavinin kanser riskinin azaltılmasındaki rolüne dikkat çekiyor.

Bayındır Levent Tıp Merkezi ve Bayındır İçerenköy Hastanesi Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Dyt. Burcu Üstad Arda, vitamin, mineral, doğal bakım ve beslenme şeklinin kanser üzerindeki etkileri hakkında bilgiler verdi.

Antioksidan özellikleri ile bilinen A, C, E vitaminleri; bağışıklığı güçlendiren B grubu vitaminleri; kemik sağlığının bozulması kolon ve pankreas kanserine karşı da koruyucu etki sağlayan D vitamini; selenyum, kalsiyum, demir ve iyon gibi mineraller vücudun kansere karşı savunmada önemli rol oynuyor. Özellikle yeşil yapraklar sebzeler, tam aralar, kuruyemişler, yoğurt, kefir, balık ve zeytinyağı bu değerli mikro besinlerin yedek kaynakları arasında yer alır.

BESLENME ALIŞKANLIKLARI GÖZDEN GEÇİRİLMELİ

Sağlıklı ve düzenli beslenmenin yanı, fiziksel aktivitenin korunması, ideal vücut ağırlığının korunması ve işlenmiş gıdalardan uzak durulması da kanserden korunmada önem taşır. Dyt. Burcu Üstad Arda, çözümlenmiş etlerin, özellikle nitrit ve nitrat içeren salam, sucuk ve sosis gibi gıdaların mide kanseri riskini artırabileceğini belirtiyor. Bu tür gıdalarla birlikte C vitamini yönünden zengin sebze ve meyvelerin tüketilmesi, nitrozamin oluşumunun kesilmesi riski düşürülebilmektedir.

OBEZİTE VE KANSER ARASINDAKİ TEHLİKELİ BAĞLANTI

Obezite, yalnızca estetik değil, aynı zamanda ciddi sağlık sorunlarının kaynağı diyen Dyt. Burcu Üstad Arda , “Fazla yağ ve karbonhidrat tüketiminin sonucu bozulabilir, vücutta hormonal dengeyi bozarak başta meme, prostat, rahim, kalın çıkış ve kan kanserleri olmak üzere birçok kanser hastalığın görülme riskini artırmaktadır” açıklamasında bulunmuştur.

MAKRO BESİN GRUPLARI VE KANSER İLİŞKİSİ

Dyt. Burcu Üstad Arda makro besin gruplarının kanser ile ilişkisini gündemde tuttuğunu söyledi;

• Karbonhidratlar: Temel enerji kaynağımız birlikte, basit şeker ve fiberler gibi rafine karbonhidratların aşırı alımı obeziteye ve kanser riskine yol açar. Buna karşılık kepekli kesintiler, kuru baklagiller ve lifli sebze-meyveler posayı artırarak özellikle çıkış sistemini korur.
• Yağlar: Vücutta depolanan yağlar, cinsiyet hormonlarının dengesini bozarak meme, testis, prostat gibi hormonların çoğalması, kanser türlerinin desteği sağlar. Ayrıca yağda biriken kanserojen maddeler de riski artırır.
• Proteinler: Aşırı miktarda ve hayvansal protein tüketimi, özellikle gelişmiş çeşitlilikte meme, rahim, prostat, kolon ve pankreas kanserlerinin daha sık görülmesine neden olmaktadır.

DOĞAL BİLEŞENLER HANGİ KANSER TÜRLERİNDE ETKİLİ?

Doğal olarak ortaya çıkan anti-inflamatuar, antioksidan ve hücre yenileyici etkiler sayesinde bazı kanser türlerinin parçaları baskılayıcı rol oynanırın çalışmalarıla gösterilenni gösteren Dyt. Burcu Üstad Arda hangi doğal bileşenin hangi kanser türünün etkiliği olduğunu açıkladı;

Kurkumin (zerdeçal): Kolon, pankreas, meme

ECGC (Yeşil çay): Meme, prostat

Resveratrol: Kolon, prostat

Likopen (domates): Prostat, meme

Sülforafan (brokoli vb.): Kolon

D vitamini: Pankreas, meme

KANSERDEN KORUNMAK İÇİN BESLENME ÖNERİLERİ

• Hayat boyu sağlıklı vücut ağırlığını korumalı; miktarda enerji alımı ve fiziksel aktivitenin desteklenmesi gerekmektedir.
• Öğünlerde 4 besin içeren dengeli menüler hazırlanmalıdır.
• Yağ içeriği yüksek ve işlenmiş kırmızı et tüketimi sınırlandırılmalıdır; Bunun yerine balık, tavuk ve kuru baklagiller gibi bitkisel proteinler tercih edilmelidir.
• Yemekler az yağla hazırlanlı; kaynatma ve kavurma yerine haşlama, ızgara ve fırınlama modülleri.
• Günlük en az 5 yıllık sebze ve meyve tüketilmeli; Posa alımı 20-30 gram/gün düzeyine çıkarılmalıdır.
• Rafine şeker ve beyaz un gibi işlenmiş karbonhidratlar yerine tam aralıklı ürünler tercih edilmelidir.
• Tütsülenmiş ve nitrat/nitrit içeren etkilerden (salam, sucuk, sosis) kaçınılmalıdır. Bu tür ürünlerle birlikte C vitamini içeren sağlıklı yiyecekler (salata, domates, meyve) tüketilerek nitrozamin oluşumu engellenebilir.
• Alkol alımı sınırlandırılmalıdır; özellikle bira ve sert içeceklerin aşırı tüketiminin kalın çıkışta olduğu, keskin, ağız, baş ve boyun kanserlerinin iletildiği unutulmamalıdır.
• Etin yüksek hızda veya aleve yakın pişirilmesi kanserojen oluşum maddeye neden olur. Bu nedenle düşük ısıda, alevden uzak pişirme tercih edilmelidir. Kızartma yağları en fazla 3 kez kullanılmalı, her fırsatta taze yağ eklenmelidir.
• Tuz tüketimi 5 gram/gün'ü geçmemelidir.

Dyt. Burcu Üstad Arda , "Beslenme tarzınız sadece kilonuzu değil, değiştirilebilen sağlık rejimini da belirler. Vitamin ve minerallerin doğru şekilde toplanması, obezitenin önlenmesi ve işlenmiş gıdalardan uzak durulması kansere karşı etkili en savunmadır" diyerek özetlemeyi tamamladı.

Bayındır Sağlık Grubu Hakkında:

Bayındır Sağlık Grubu'nun temeli, 1992 yılında zaten adıyla Bayındır Tıp Merkezi ile hizmet vermeye başlayan Bayındır Hastanesi'ne dayanmaktadır. İş Bankası grup raporlamadan olan Bayındır Sağlık Grubu, kısa süren sağlık alanında referans kurumlardan biri haline gelmeyi başarırken, bunda tam zamanlı çalışan kayıtları hekim kadrosunun yanı sıra, hedeflenen kalite hizmet anlayışını sağlamak için kurum tarafından özümsenen temel değerler de önemli bir rol oynamaktadır. Etik değerlere göre kanıta dayalı tıp ve hastaya odaklı hizmet anlayışına sahip Bayındır Sağlık Grubu, Bayındır Söğütözü Hastanesi ile başlayan bu anlayışını kısa sürede Bayındır Kavaklıdere Hastanesi, Bayındır İçerenköy Hastanesi ve Bayındır Levent Tıp Merkezi'nin yanı sıra, İstanbul'da Fenerbahçe, Beşiktaş, İş Kule, Tuzla, Ataköy ve İzmir Alsancak olmak üzere 6 farklı yerde bulunan Bayındır Kliniklerinde de başarılı, vermekte olduğu sağlık hizmetinin etkisi genişletmiştir.