Bursada Tarım Haberleri

Çelik endüstrisinin yeşil dönüşüm süreci ele almak üzere düzenlenen “Yeşil Çelik Zirvesi – Yeşil Çelik Zirvesi 2025”, 13 Mayıs Salı günü İstanbul Emaar Adres Hotel'de 2025. SteelData organizasyonuyla ve Tosyalı Holding ana sponsorluğunda düzenlenen zirvede, çelik sanayinin karbonsuz üretim yolculuğuna devam edildi. Yeşil enerji, teknoloji, finans, kamu ve sanayi dünyasındaki üst düzey adları buluşturan etkinlik, sektördeki sürdürülebilirlik adımları, emisyon azaltımı, döngüsel ekonomi ve regülasyonlar özetlenmiş biçimde özetlendi.

Zirve; otomotiv, beyaz eşya, makine, inşaat gibi çelik sektörü sektörlerinin sıra yanı yeşil enerji, teknoloji, finans ve akademi dünyasının temsilcilerini ağırladı. Katılımcılar; Karbonsuz üretim teknolojileri, Emisyon Ticaret Sistemi (ETS), Avrupa Birliği'nin Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM), karbon nötr hedefler ve sektörel iş birlikleri gibi hedefler tartışıldı. Ayrıca zirveye; Tatçelik, Ekinciler Demir Çelik ve Süperref Gümüş Sponsor olarak, RedSun Enerji Sponsoru olarak, Metsims ile Danieli Group ise Bronz Sponsor olarak katkı sundu. Yerli ve yabancı ülkeler, çelik sanayinin karbonsuzlaşma süreci ve bu süreçte mevcut üretim modellerine ve gelecekteki değişimlerin çok boyutlu olarak ele alındı.

TÇÜD ve Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı: “Dünya, küresel tek bir pazardan ziyade giderek daha parçalı bir yapıya doğru evriliyor.”

Yeşil Çelik Zirvesi 2025'in açılış konuşmasını yapan Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD) ve Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı , sanayi çeliğinin Net Sıfırlanmayanda oynanacağı kritik role dikkat ederek, " Bu günün dünyada önemli değişimlerin olduğu bir süreçte çalışıyor.

Tosyalı, konuşmasında makroekonomik dengesizlikler, iklim krizi, ticaret savaşları ve teknolojik dönüşümle birlikte çelik endüstrisinin çok boyutlu bir sınamadan geçtiğini vurguladı. "İklim krizi, makroekonomik dengesizlikler, küreselleşmeye ilişkin gelişmeler ve ile teknolojik gelişmeler zorlayıcı olmaya devam ediyor" diyen Tosyalı , kapsamlı bir şekilde devam etti: " Dünya, tek bir küresel pazardan giderek daha parçalı ve bölünmüş pazarların olduğu bir yapının doğru evrilmesi. Çin ve ABD arasındaki küresel rekabet rekabeti da dönüştürülüyor. Burada bize düşen ise evde zekâmızı iyi yapmak. Ben, yapay olarak olmak yerine, çözüme ulaşmakan desteklediğimiz herkes için daha sağlıklı olan ." Sektörün mevcut emisyon da değinen Tosyalı , " Bugün küresel çelik endüstrisi, dünya çapındaki sera emisyonlarının %7'sinden sorumlu. Dünyada çelik üretimi kullanılan enerji kaynağına enerji %73 ile kömür hala ilk sırada yer alıyor. Hurda ile üretim yapan tesislerin oranı sadece yüzde 14. Bu üretimlerin azaltılması için enerjiye ve temiz teknolojilere daha fazla yatırım yapılması gerekiyor. Özellikle güneş gibi temiz enerji sanayide daha fazla hızlanma ve üretimi ve ile ilgili standartların büyük önem taşıması."

“Yatırımlarımızın üç merkezi var: Sürdürülebilirlik, verimlilik ve ölçek.”

Tosyalı Holding'in bu alandaki yatırımlarından bahseden Tosyalı , “ Bu minvalde, bizim de Tosyalı olarak odaklandığımız temel radikalin biri GES yatırımları ve üretimde hidrojen kullanımı… Dünyanın en büyük çatı üstü GES'ine sahip şirketi olarak güneş enerjilerimizi yatırımlarımız devam ediyoruz. 2023 yılında başladı. 2,5 milyar dolarlık yatırımla tamamlanan bu tesisimizle, Türkiye'nin 4 milyon tonluk yassı çelik ithalatını ortadan kaldırırken, değerli çelik ihracatına da önemli bir katkı sağlamaya başladık.Fuat Tosyalı, konuşmasının sonuna kadar sektöre, “ Sektör olarak sürdürülebilirlik, ileri teknoloji ve verimlilikle şekillenen bu yeni döneme göre dönüştürülmeliyiz ” programında yer aldı.

Zirvede konuşan SteelData Yöneticisi Şahap Ataman ise, çelik sanayinin kullanıcılara rehberlik etmek ve sürdürülebilirlik anlayışını takip etmek amacıyla düzenlenen etkinliğin, sektör oluşturmak adına bir fırsat olduğunu vurguladı. Karbon ayak izimizi azaltırken rekabet gücümüzü azaltabilir, gelişmiş teknolojilerle sektörümüze yeni bir dinamizm kazandırabiliriz diyen Ataman, bu süreçte cesur adımların atılması, ortak çözümlerin geliştirilmesi ve deneyimlerin paylaşılması işlemini ifade etti.

Karbonsuz Üretim, Geleceğin Hammaddeleri ve Teknolojileri

Zirvenin “ Karbonsuz Üretim, Geleceğin Hammaddeleri ve Teknolojileri”başlıklı ilk yeteneğinda Arthur D. Little Middle East Kıdemli Danışmanı Cansın Çehiz, Hydnum Steel Strateji Direktörü Fernando Pessanha ve Danieli Group Başkan Yardımcısı Andrea Diasparro sektördeki teknoloji dönüşümünü değerlendirdi. Arthur D. Little Orta Doğu Kıdemli Danışmanı Cansın Çehiz , çelik sektörünün karbonsuzlaşma faaliyetlerini küresel anlamda dinamikleri değerlendirdi. Çehiz, " Küresel emisyonların yaklaşık %8'inden sorumlu olan demir çelik endüstrisi, karbondan arındırma konusunda giderek artan bir baskı altında. Bu noktada Doğrudan İndirgenmiş Demir (DRI), önemli bir düşük karbon çözümü olarak öne çıkıyor. Karbonsuzlaşma ile birlikte çelikle üretilen hammaddelerin ticaretinde dinamik değişimler yaşanacak ." dedi. Hydnum Steel Strateji Direktörü Fernando Pessanha , çelik sektörünün karbonsuzlaşma stratejilerine yönelik stratejileri ve şirketlerin bu dönüşümdeki genel anlatarak, şu şekilde devam etti: “ Bizim sürdürülebilirlik anlayışımız “3x100 ve 3x0” çözümüyle özetleniyor: %100 yenilenebilir enerji, %100 döngüsellik ve %100 dijitalleşmenin her yerde emisyon, temiz su kullanımı ve geride kalan çözümü benimsiyoruz. değil, aynı zamanda etik bir sorumluluk .”

Danieli Group Başkan Yardımcısı Andrea Diasparro: “Karbonsuzlaşma için esnek ve yapay zekâ destekli üretim şartı”

Danieli Grup Başkan Yardımcısı Andrea Diasparro, çelik sektöründe yeşil görünümün parlaklıkleri ve elektrikli fırın teknolojilerinin sunduğu yenilikler üzerine değerlendirmelerde bulundu. Diasparro, şöyle konuştu: "Karbonsuzlaşma süreci yalnızca genel performansle değil, Kapsam 1 ve Kapsamlı 2 emisyonlar gibi detaylı bilgilerle ele alınmalı. Bu kapsamların her biri farklı stratejiler için kullanılabilir. Hurda mevcudiyeti ve parlaklık küresel düzeyde dikkatli bir şekilde analiz edilmesi. Türkiye, hurda miktarı üretim konusunda Avrupa'nın birçok ülkesine kıyasla daha iyi bir şekilde birleştirilmesi. Yassı hızlandırmak için işleyerek maliyet yaratıyorsunuz. teknolojileriyle kalite artırılmalı .”

SKDM, ETS, Mevzuat, Uyum Süreci ve Beklentiler

Moderatörlüğü Kocaer Çelik Genel Müdürü Mehmet Çakmur'un üstlendiği “SKDM, ETS, Mevzuat, Uyum Süreci ve Beklentiler” konulu panelde; Ticaret Bakanlığı Daire Başkanı Gülizar Yavaş, ATP GreenX Genel Müdürü Tuğba Sarı, Metsims CEO'su Dr. Hüdai Kara ve Çevre Bakanlığı Uzmanı Aydın Sargın yer aldı.

Ticaret Bakanlığı Daire Başkanı Gülizar Yavaş, Avrupa Birliği'nin 2019 yılında yayımladığı Yeşil Mutabakat Eylem Planı ile birlikte Türkiye'nin bu süresi nasıl hazırlandığını ve çelik sektörünün bekleyen yeni düzenlemeleri aktardı. “ AB, 2019'da kendi yeşil mutabakat eylem planını yayınlarken, ihracat %40'ını jenerik olarak bunda yaşanacak kesintiyi dikkate alarak biz de bir yol yaratma ihtiyacı duyduk. Pazara giriş koşullarında ciddi değişiklikler bekleniyordu. Bu nedenle biz de eylem planı belirleyerek, bu faaliyetlerin gerçekleştiğini görüyoruz. Çelik ticareti tek bir SKDM değil. AB, ürünler için eko reklam yayınlayacak. anda SKDM raporlaması yapıyor ancak bunun üzerine endüstriyel emisyonlar direktifi geldi. Şimdi de ürünle ilgili eko tasarım etiketi olacak deniyor Bu çalışma henüz başladı ” dedi.

ATP GreenX Genel Müdürü Tuğba Sarı , karbon kredileri, yeşil enerji sertifikaları ve dijital sürdürülebilirlik çözümleriyle çelik sektörüne özel dönüşüm fırsatlarını paylaştı. ATP GreenX olarak çelik sektörünün yeşil oluşumunda yeniden ortaklık kurma stratejisini vurgulayan Sarı, karbon ayak izinin yapısının yalnızca büyümediğini, aynı zamanda finansal sürdürülebilirlik bakış açısını da kritik olduğunu ifade etti.

Metsims CEO'su Dr. Hüdai Kara , sınırda karbon düzenlemesi süreci ve çelik sektörünün bu dönüşüme nasıl uyum sağlayabileceğini değerlendirmelerde bulundu. Avrupa'nın ortalama karbon emisyonları açısından olumlu bir avantaja sahip olduğunu belirten Kara, şöyle devam etti: "Avrupa'daki üretim değerlerine cari olarak Türkiye'nin bir kazancı biliniyor. AB, kendi başına ücretsiz karbon kredileri sunuyor. Türkiye'nin de emisyon azalmasına yönelik teknolojilere odaklanması. Elektrikli ark ocakları, enerji ve kullanımı bu çabanın temel i."

Çevre Bakanlığı Uzmanı Aydın Sargın, Türkiye'nin emisyon ticaret sisteminin başladığı noktayı ve bu sistem çelik sektörü açısından ne ifade ettiğini aktardı. Türkiye'nin bu alandaki en büyük kalabalıktan birinin uzun süredir kullanılan izleme tablosu olduğunu belirten Sargın, " 2015 yılından bu yana sera gazı izleme sistemi kullanan bir ülkedez. Şu anda 775 tesis bu sistem kapsamında izleniyor " dedi. Sargın, ticaret emisyon sisteminin bir karbon borsası niteliğinde olduğunu vurguladı.

Sıfır Karbon Deneyimi, Teknolojiler ve Uygulamalar

Zirvenin bir sonraki ikinci üründe odak noktası “Sıfır Karbon Deneyimi, Teknolojiler ve Uygulamalar” dı. Stegra Ticari Direktörü Stephan Flapper, SMS Group Yeşil Çelik Direktörü Dr. Tim Ochel ve IPM Proje Koordinatörü Dursun Baş'ın kayıtlı bu kaydında, Avrupa'daki iyi uygulamalar ve Türkiye için transfer edilebilir teknolojiler tartışıldı.
Stegra Ticari Direktörü Stephan Flapper, şirketin yeşil çelik üretimine yönelik stratejilerini ve bu bölgedeki hedeflerini anlattı. Flapper, " küresel karbon ayak izlerini azaltmak istiyor."
SMS Group Yeşil Çelik Direktörü Dr. Tim Ochel, yeşil dönüşüm süreci çelik sektöründe kullanılan teknolojilerin olgunluk seviyesinde yanıltıcı olabileceğine dikkat çekti. Ochel, " Bazı teknolojiler trend haline gelmiş olabilir ancak bu, her zaman olgunlaştığı anlamına gelmiyor. Demir-çelik yaygınlaşacak, bölgede yaygınlaşan birçok yeni teknoloji " dedi.

İstanbul Politikalar Merkezi (İPM) Proje Koordinatörü Dursun Baş: “Dönüşüme yalnızca sera emisyonları emisyonları odağından değil, entegre bir çevre perspektifiyle yaklaşmak gerekiyor”

İstanbul Politikalar Merkezi (İPM) Proje Koordinatörü Dursun Baş,Türkiye'nin çelik sektöründeki karbonsuzlaşma politikalarına yönelik olarak hazırladıkları “Türkiye Çelik Sektörünün Karbonsuzlaşması: Politika ve Aktör Analizi” raporlarının bulgularını paylaştı. Baş, " Çelik şirketi yalnızca teknik yatırımlarla değil, çok aktörlü bir sorumluluk anlayışıyla mümkün olabilir. Dönüşüme yalnızca sera gazı emisyonları merkezinden değil, entegre bir çevre yönetimi perspektifiyle yaklaşmak gerekiyor. Çalışan motivasyonu, tesislerin bulunduğu yerel halkla ticaret, hurda yönetimi, güç gücü, düşük karbonlu çelik standartlarının belirlenmesi ve güçlü bir ulusal iklim politikasının eksikliği, raporda altı çizilen temel inançlar arasında"dedi.

Yenilenebilir Enerji ve Hidrojenin Rolü

Zirvenin “Yenilenebilir Enerji ve Hidrojenin Rolü” başlıklı panelinde ise Ekstrametal Genel Müdür Yardımcısı Dr. Arda Çetin, Ember Enerji Analisti Bahadır Sercan Gümüş, YEO Teknoloji Enerji Direktörü Sami Serin ve Linde Gaz Türkiye İG Direktörü İsmail Erilhan söz aldı. Ekstrametal Genel Müdür Yardımcısı Dr. Arda Çetin, sektörün yeşil dönüşümüne giriş yaptığı yerde, üretim teknolojisinin ağırlıklı olarak yeşil hidrojen tabanlı DRI ve EAF rotalarından oluşmasını öngördüklerini ifade etti. Ember Enerji Analisti Bahadır Sercan Gümüş ise, Türkiye'nin güneş enerjisinin genişlemesinin hızlı büyümesine dikkat çekti. Gümüş, "Bu büyümede, yeni GES kurulumlarının yaklaşık %90'ını üreten öz tüketime yönelik önemli bir rol oynuyor. Son iki yılda neredeyse iki yıllık kurulumu sayesinde, 2024 yılında güneş enerjisinden elektrik üreten bir önceki yıla göre %39'luk rekor bir artış yaşandı. Türkiye'nin 2035 yılına kadar ve mevcut olanın çıkararak 120 GW'a ulaşmayı hedefliyor. Bu hedefin süresise, 2035 elektrik üretiminde fosil dağılımı payı 5'te 1'e düşebilir ” dedi.

Linde Gaz A.Ş. İş Geliştirme Direktörü İsmail Erilhan , sürdürülebilirliğin, endüstriyel ve enerji üretiminin rolüyle küresel sürdürülebilirliğe katkı potansiyelini vurguladı. Erilhan , Türkiye gibi yeşil enerji potansiyelinin yüksek olduğu aralıklı yeşil elektrikle çalışan elektrolizörlerden elde edilen yeşil enerjinin sıfır emisyon hedefine ulaşmada neredeyse tek alternatif olarak öne çıktığını ifade etti.

YEO Teknoloji Güneş İş Geliştirme Direktörü Sami Serin ise yaptığı çalışmalarda, dünyanın fosil enerjili enerji patlamasının mümkün enerji üretimine devam ettiğini, güneş enerjisi santrali yatırımlarının karbonsuzlaşma alanında küresel hedeflere ulaşmada öncü rol oynadığını belirtti.